Kemoterapide doğru bilinen yanlışlar

Memorial Ataşehir Hastanesi Tıbbi Onkoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Nur Şener, kemoterapi hakkında doğru bilinen yanlışlar hakkında bilgi verdi. 

Kemoterapide doğru bilinen yanlışlar

Memorial Ataşehir Hastanesi Tıbbi Onkoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Nur Şener, kemoterapi hakkında doğru bilinen yanlışlar hakkında bilgi verdi. 

Onkoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Nur Şener, kemoterapi hakkında şunları söyledi:

"Kemoterapi tedavisi sırasında hastaların ilk sordukları soruların başında saçların dökülüp dökülmeyeceği gelmektedir. Kemoterapi tek bir tedavi yöntemi değildir. Saçı döken kemoterapiler olduğu gibi, saçı dökmeyen kemoterapiler de vardır. Tedaviye başlarken bununla ilgili doktorla görüşülmelidir. Her kemoterapi saçı dökmemektedir.

Her kanser hastasının tedavisi kendisine özeldir. Akıllı ilaçlar her kanser hastasında fayda etmeyebilmektedir. Birçok kanser türünde kemoterapi ile veya tek başına akıllı ilaç kullanımı bulunmakla beraber, her kanser türünde rutin akıllı ilaç kullanımının yeri yoktur.   Bazı akıllı ilaçları kullanmak için genetik test yapılması gerekmektedir. Yapılan testin sonucuna göre akıllı ilacın kişiye uygunluğu belirlenmektedir. 

Kemoterapi ameliyat olabilmiş hastalarda, erken evre kanserlerde koruyucu olarak da uygulanabilen bir tedavidir. Cerrahi işlemin ardından vücutta hiç tümör yokken bile kanserin tekrarlamaması için kemoterapi uygulanabilmektedir. Kemoterapi kanserin her evresinde uygulanabilen bir tedavi yöntemidir. Kanser tedavisi kapsamında kemoterapi almak hastalığın son evresinde olunduğu anlamına gelmemektedir."

Kemoterapi sonrası uzun süre hasta olup mide bulantısı yaşanır fikrinin yanlış olduğunu söyleyen Dr. Nur Şener, sözlerine şunları diyerek devam etti:

"Kemoterapi sonrası yaşanan yan etkiler her hastada değişkendir. Kemoterapide amaç, yaşam kalitesini bozmadan tedaviye devam etmektedir. Kemoterapi sonrası yaşanabilecek yan etkiler için yeni ve gelişmiş birçok ilaç kullanılmaktadır. Bu ilaçların kullanımından sonra hastaların birçoğunda bulantı gibi yan etkiler görülmemektedir.  Kemoterapi sonrası yaşanan yan etkiler ile tedavi başarısı arasında bir bağlantı bulunmamaktadır. Hiç yan etki yaşanmadan çok iyi bir tedavi başarısı elde edilebilmektedir. Tedavinin başarısı yan etkilerden tamamen bağımsızdır. 

Aynı kemoterapi ajanı hem akciğer hem meme hem de pankreas kanserinde kullanılabilir. Aynı kemoterapilerin kullanıldığı farklı hastalıklar olmakla birlikte, kanser tipine özgü farklı tedavi yaklaşımları da bulunmaktadır. Kanserin tedavisinde tek bir kemoterapi ve tek bir tedavi yöntemi yoktur. Tedavi kapsamında kemoterapi ilacıyla akıllı ilaç kombine edilebildiği gibi kemoterapi ile immünoterapi veya immünoterapi ilaçları ile akıllı ilaçlar kombine edilerek uygulanabilir. Kanserin tipine veya evresine göre de kullanılan ilaçlar ve dozajlar değişmektedir. Her hasta kendi başına değerlendirilmektedir.

Kemoterapi tedavisi hem erkeklerde hem de kadınlarda üreme fonksiyonlarını düşürebilmektedir. Kadınlarda yumurta rezervini, erkeklerde ise sperm sayısını düşürebilir. Ancak kemoterapiden sonra birçok insan çocuk sahibi olabilmektedir. Kemoterapiden sonra çocuk sahibi olmayı düşünen kişiler için sperm saklama ya da yumurta dondurma işlemi önerilmektedir. "

Her kemoterapi seansından sonra daha kötü olunur düşüncesinin yanlış olduğunu söyleyen Dr. Nur Şener, kemoterapi hakkında şunları diyerek sözlerini tamamladı:

"Genellikle ilk kemoterapiden sonra nasıl yan etkiler yaşanırsa, sonrasındaki kemoterapi seanslarında da benzer yan etkiler yaşanmaktadır. Yan etkiler kişiden kişiye değişmektedir. Aynı ilaç bazı hastalarda ishale neden olurken, bazı hastalarda tam tersi olarak kabızlığa neden olabilir. Kemoterapi erken evrede de koruyucu amaçlı uygulanabilmektedir. Vücudunda kanser hücresi tespit edilmeyen hastalara da kemoterapi uygulanabilmektedir. Pankreas kanserinde en erken evrede bile kemoterapi uygulanması bunun en iyi örneğidir. 

Belirli bazı kurallara dikkat ederek kemoterapi sırasında tatile çıkılabilmektedir. Bağışıklık sistemi zayıflayacağı için enfeksiyonlara dikkat edilmelidir. Tatil için çok kalabalık yerler tercih edilmemelidir. Denizin temizliğinden emin olunmalıdır. Özel havuz haricinde genel havuzlardan uzak durulmalıdır. Kemoterapide uygulanan bazı ilaçlar cilt hassasiyetini artırabilir. Bu nedenle güneşlenme konusunda doktora danışarak hareket etmek gerekir. Ancak bunun haricinde güneşin tepede olduğu öğle saatlerinde 10-15 dakikayı geçmeyecek şekilde güneşlenilmelidir. Uçağa binmek konusunda her hangi bir kısıtlama bulunmamaktadır. 

Kemoterapi alırken evde bulunan kedi, köpek, kuş gibi evcil hayvanların evden uzaklaştırılmasına gerek yoktur. Ancak evde beslenen hayvanların rutin bakımlarının ve aşılarının ihmal edilmemesi hem hayvanın hem de tedavi gören hastanın genel sağlığı bakımından önemlidir. "

Hibya Haber Ajansı